paul simon ve art garfunkel'in ölümsüz eserleridir. sözleri gerçekten çok anlam ifade etmektedir. insanın aslında özünde ve doğasında korktuğu iki şeye-yalnızlığa ve karanlığa mahkum olduğunu anlatmaktadır. aynı zamanda çoğu insanın yaptığı şeylerin aslında hiçbir anlam ifade etmediğini ve ne kadar boş olduğu anlamını da gayet açıkça vermektedir. gerçi her dinleyene farklı şeyler hissettirebileceği için farklı yorumlara da açıktır.
sözleri de şöyledir:
hello darkness, my old friend. i've come to talk with you again.
because a vision softly creeping left its seeds while i was sleeping
and the vision that was planted in my brain still remains within the sound of silence.
in restless dreams i walked alone, narrow streets of cobblestone
neath the halo of a street lamp, i turned my collar to the cold and damp
when my eyes were stabbed by the flash of a neon light
that split the night and touched the sound of silence.
and in the naked light i saw ten thousand people, maybe more.
people talking without speaking, people hearing without listening.
people writing songs that voices never shared, no one dared disturb the sound of silence.
"fools," said i, "you do not know, silence like a cancer grows.
hear my words that i might teach you, take my arms that i might reach you."
but my words like silent raindrops fell and echoed in the wells of silence.
and the people bowed and prayed to the neon god they made
and the sign flashed out its warning in the words that it was forming.
and the sign said "the words of the prophets are written on the subway walls
and tenement halls and whispered in the sound of silence."
başlığı türkçeye daha önce çevrildi mi bilmiyorum ama "the sound of silence" başlığında 's' harfinin baskınlığını görürüz türkçe çevirisi için de aynı şey geçerli: "sessizliğin sesi" *
"the sound of silence": paul simon tarafından yazılan simon & garfunkel şarkısıdır. başkan j.f. kennedy'nin suikastinin amerikan toplumunda yaşattığı travma üzerine yazılmıştır. ayrıca the graduate filminin en başında çalmaktadır.
dustin hoffman'nın oynadığı mezun filmininin girişinde de çalar ayrıca bu parça, bir de bob dylan versiyonu var o da ayrı bir güzeldir. türkçe sözleri de şöyleymiş ;
selam karanlık, eski dostum
işte yine geldim seninle konuşmak için
çünkü yavaş yavaş büyüyen bir görüntü
tohumlarını bıraktı beynime ben uyurken
ve orada büyüyen görüntü
hala duruyor
sessizliğin sesinde
rüyamda huzursuz, tek başıma yürüdüm
parke taşlı dar sokaklarda
bir sokak lambasının halesinde
kaldırdım yakalarımı soğuk ve rutubetten
gözlerim delindi parlaklığından
o neon lambasının
geceyi çatlatan ortasından
ve dokundu sessizliğin sesine
ve o çıplak ışıkta gördüm
onbinlerce insan, belki daha fazla
ses çıkarmadan konuşan insanlar
dinlemeden duyan insanlar
sesleri asla paylaşmadan şarkılar yazan insanlar
ve hiçbiri cesaret edemedi
bozmaya sessizliğin sesini
dedim ki, "ey aptallar", "bilmiyorsunuz
sessizlik, bir kanser gibi büyüyor.
sözlerimi duyun, belki öğretebilirim size
tutun kollarımı, belki erişebilirim size."
ama kelimelerim sessiz yağmur damlaları gibi düştü
ve yankılandı
sessizliğin kuyularında.
ve insanlar boyun eğdiler ve taptılar
kendi ürettikleri neon tanrıya.
ve bir işaret fişeği çaktı
şekillenen sözcüklerde
ve işaretler dediler ki, "peygamberlerin sözleri
metro duvarlarında yazılıdır
ve boktan apartman duvarlarında"
ve fısıldadı sessizliğin sesinde.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.